Son iki maçın 1–0 kazanılmış
olması ve İBB’nin büyüklere ters gelen bir takım olmasından mütevellit
temkinliydim bu maça karşı. Maç öncesi 1–0 olsun sizin olsun deseler öpüp
başıma koyardım, o derece. Maça gidemedim evde televizyondan seyrettim ama gördüğüm
kadarıyla güzel bir tribün vardı. Alpaslan Dikmen’in anılıyor olmasının etkisi
vardı belki de, bilemiyorum. Nur içinde yatması dileklerimizi iletelim buradan.
Sivas maçı sonrası Ufuk’ta ısrar
edilmesi gerektiği ve sağ bekte Serdar Kurtuluş’u her halükarda Ali Turan’a tercih
ettiğimi yazmıştım. Cana’nın da yanındaki kötülerden kurtulduğunda fark
yaratacağını belirtmiştim. Yazı burada. Maçın özeti bu aslında; Cana, yanına Misimoviç
gelince kalitesini belli ederken, Ufuk her hafta kendine güven kazanıyor ve
Serkan da sağ bek olmak için yaratıldığını gösteriyordu. Daha ikinci dakikada
Cana, Mustafa’nın hayatta aklına gelmeyecek olan ara pasını attığında, Baros
topu kaleciye nişanlasa bile maçın rahat geçeceği belli oldu. Nitekim üç dakika
sonra, maçın yıldızı Serkan Kurtuluş kafasını kaldırıp Baros’a pas attığında
(buna orta yapmak diyen çarpılır) gol perdesi açıldı. Baros, bu ligin açık ara
en iyi santraforu. Geçen sezon yokluğunda şampiyonluğu kaçırdık, bu sezon da
nazar değdi, maçı tamamlayamadı.
Takımdaki bu değişimin
sebeplerine bakacak olursak; orta sahada kaçak dövüşen, yengeç gibi yana yana
oynayan Mustafa Sarp’ın yerine Cana, serseri mayın Barış’ın yerine de Misimoviç
monte olunca, hem orta saha toparlandı hem de Ayhan eski günlerden kesitler
sunmaya başladı. Orta sahanın direnci artınca, savunmaya da daha az yük binmeye
ve dolayısıyla daha rahat oynamaya başladılar. Hele ki, “ben sağ bek değilim”
diye bağıran Ali Turan’ın yerine Serkan “benim işim bu” dercesine performans
göstermeye başlayınca otomatikman vitesi artmış oldu takımın. Cana ve Misimoviç
ile orta saha level atladı dedik ama henüz ikisi de tam anlamıyla hazır
değiller. Cana’nın maç içinde kritik anlarda yaptığı hatalar ve ıskalar ile Misimoviç’in
henüz kondisyon eksiği olmasına rağmen bu derece fark ediyorsa takımın oyunu,
tam olarak hazır olduklarında daha etkili bir takım izleyeceğimizi söylemek
yanlış olmaz herhalde. Kanat adamlarının da (bu maç için Pino ve Aydın) daha
etkin hale gelmeleri ile geçen sezon başında uçan takımı tekrar izlemeye
başlamamız işten bile değil.
Bu hafta kaptan dönüyor, bu sefer
kral sakat. Yerine Kewell oynayacak muhtemelen. Aydın – Arda, Baros – Kewell değişikliği
dışında bir değişiklik sanmıyorum yapsın Rijkaard. Karabük maçını da böyle
keyifle yorumlarız inşallah.
0 yorum:
Yorum Gönder