Sayfalar

Yolcudur Abbas Bağlasan Durmaz


Geçen yazdan bu yaza sarkan bir hikaye bu. Arda Turan'ın Athletico Madrid ile olan flörtü geçen yaz resmi siteden yayımlanan transfer teklifi ile resmen duyurulmuştu. O zamanki Başkan Delnan Polat, "Arda kupa kaldırmadan bir yere gidemez." diye postayı koymuştu. O gün de gitsin demiştim, bugün de yeni yapılanmaya rağmen fikrim aynı.

Arda'yı daha 20'sini doldurmadan bir Avrupa Kupası maçında tanıdım. Mlada Boleslav'a karşı oynadığı harika futbol ile gönülleri fethetmesi zor olmamıştı. Ama ne olduysa o lanetli Euro 2008'den sonra oldu. O turnuvada oynayan Galatasaraylı futbolcular iflah olmadı bir daha. Hakan Balta, Mehmet Topal (o da gitti de kurtardı kendini) vs...

Eski Başkan Adnan Polat'ın hatası çok, ama en ölümcülü Arda'ya hem kaptanlığı hem de 10 numaralı forma ile Metin Oktaylığı yüklemesi oldu. Arda daha gencecik yaşında dünya yıldızlarına kaptanlık yapmaya başladı ama bu yükün altında her geçen gün ezildi. Özel hayatındaki yaptıklarıyla (Sinem Kobal ile olan ilişkisinin çok göz önünde olması, Emre Belözoğlu, Acun Ilıcalı gibi Fenerbahçelilerle çok fazla takılması vs...) taraftarın da tepkisini çekti. Bu tepki bir maç öncesi aleyhine yapılan tezahüratlara kadar gitti.

Arda'nın bir mentore ihtiyacı olduğunu her zaman söyledim. Ama bu müessese Türkiye'de ne yazık ki yok. Ben kimseden akıl almam egosu biz Türklerin en büyük zaaflarından biri zaten. Netice itibariyle Arda ve Galatasaray Yönetimi Arda'nın kaptanlığından sonraki süreci iyi yönetemediler ve belki de bir dünya yıldızı olabilecek bir yetenek Galatasaray'dan kaçarcasına gitti.

Yolu açık olsun...

0 yorum:

Related Posts with Thumbnails